1 2 3 4 5

0 Oy

Obezite, sigara kullanımı, yaşlılık ve gebelik gibi etkenler fıtık riskini arttırıyor. Ancak fıtık oluşumunu arttıran başka bir etken daha var: Açık ameliyatlar! Açık ameliyat olan her yüz kişinin 30-40’ında ameliyat sonrası, kesi yerinde fıtık oluşuyor. Oysa günümüzde halk arasında “kapalı ameliyat” olarak bilinen laparoskopik cerrahi yöntemleri, ameliyat sonrası oluşacak fıtık riskini büyük oranda düşürüyor. Ağrı ve şişlikle kendini belli eden karın duvarı fıtıkları, karın içi organların basınçla birlikte karın boşluğu dışına çıkmasıyla meydana geliyor. Bu duruma ise karın duvarında oluşan bir yırtık veya zayıflık neden oluyor. Fıtık, kasık bölgesi başta olmak üzere göbek çevresi, göbek üstü ve ameliyat sonrası kesik yerinde meydana gelebiliyor.

Özellikle açık ameliyatlar sonrasında kesi fıtıkları  sıklıkla görülebiliyor. Ancak son dönemde birçok ameliyatın laparoskopik yöntemle yapılıyor olması kesi fıtığı görülme oranını da büyük ölçüde azalttığı gibi artık günümüzde.teknolojinin ilerlemesiyle bu fıtıklarında laparoskopik olarak onarılması mümkün olabilmektedir.

Laparoskopik Cerrahi Fıtık Oranlarını Düşürdü

Kasık fıtığı her yüz kişiden ikisinde görülüyor. Bu büyük oranın yanı sıra açık ameliyatlar sonrasında da fıtık oluşma ihtimali yüzde 30- 40 arasında değişiyor. Ancak son yıllarda laparoskopik cerrahinin açık cerrahinin yerini almasıyla ameliyat sonrası meydana gelen fıtık oranında ciddi bir azalma görülüyor. Bunun en önemli nedeni ise laparoskopik ameliyatlar için karın duvarında açılan küçük deliklerin kullanılması, büyük kesilere gerek kalmamasıdır.

Sigara Fıtığı Tetikliyor

Fıtık oluşumunu tetikleyen en önemli etken karın duvarının zayıf olmasıdır. Fıtığın oluşmasında yaşlılık, şişmanlık, gebelik, geçirilmiş karın ameliyatları, sigara kullanımı ve bazı bağ doku hastalıkları önemli rol oynuyor. Bu faktörler gerek karın duvarını zayıflatarak gerekse de karın içi basıncı arttırarak fıtık oluşumunu kolaylaştırıyor.

Tedavi Edilmediğinde Hayatı Tehdit Edebiliyor

Fıtık, ciddi bir şekilde ağrı oluşturarak veya şişkinliğin oluşturduğu fiziksel konforsuzlukla gündelik hayatı sınırlıyor. Ayrıca şişlik rahatsız edici kozmetik sorunlar da oluşturabiliyor. Geç kalındığı takdirde fıtık kesesi genişliyor ve gerçekleşecek ameliyatın tekniği de zorlaşabiliyor. Bu durumda laparoskopik tedavi olanağı ortadan kalkabileceği gibi, içine sıkışacak karın yağı ya da bağırsağın boğulması ile daha büyük ve hayati önemde bir ameliyata gerek duyulabiliyor.

Ağrılı ve inmeyen şişlik şeklinde Fıtıkta Tek Çare Ameliyat

Ağrı ve bölgede şişlikle kendini gösteren fıtığın olmazsa olmaz tek tedavi yöntemi, cerrahi. Ancak özellikle fıtık kesesinin boğulması gibi durumlarda çok acil bir şekilde ameliyatın gerçekleşmesi gerekebiliyor. Tüm fıtıklar boğulma riski taşırken özellikle fıtık halkası dar hastalarda bu risk daha yüksektir.

Kapalı Cerrahi Hastaların Hayatını Kolaylaştırıyor

Karın duvarı ve kasık fıtıklarında ilk tedavi seçeneği laparoskopik cerrahi yöntemdir. Ameliyat sonrası daha az ağrı oluşturması, daha iyi kozmetik sonuçlarının olması laparoskopik yöntemi açık yönteme göre çok daha avantajlı hale getiriyor. Laparoskopikyöntemle gerçekleşen operasyon 30- 60 dakika arası sürüyor ve hastalar ameliyattan bir gün sonra hastaneden taburcu olabiliyor. Birkaç gün içerisinde de sosyal hayatlarına geri dönebiliyorlar.