0 Oy
Laparoskopik tüp mide ameliyatı günümüzde artan bir eğilim gösteren obezite sorunu ve aşırı kilolar insan sağlığını tehdit eder hale çözüm olarak geliştirilmiştir. Çeşitli yolları deneyerek kilo vermeyi başaramayan kişiler en nihayetinde cerrahi bir müdahale ile bu işi kontrol altına alma yoluna başvurmakktadırlar. Laparoskopik tüp mide ameliyatı bu aşamada karşımıza çıkan etkin bir cerrahi müdahale yöntemidir.
Bir diğer adı Sleeve Gastrektomi olan tüp mide ameliyatını teknik olarak ele aldığımızda, midenin depo olarak görev yapmakta olan daha büyük bölümünün cerrahi bir işlemle çıkarıldığı görülmektedir. Bu işlem sırasında; doğal bir şekilde işleyen sindirim sisteminin emilim ile ilgili fonksiyonlarını etkileyecek her hangi bir değişikliğe yol açacak müdahale yapılmamaktadır.
Laparoskopik tüp mide ameliyatı ile elde edilmek istenen midenin küçültülmesiyle daha az hacimli bir yemek ile kişinin doygunluğunu sağlayabilmektir. Kişiler tek seferde normal beslenmelerinin üçte biri ya da dörtte biri kadar yemekle doyabildikleri için gerektiğinden çok daha az bir kalori ile sindirim olayını gerçekleştirebilmektedirler. Laparoskopik tüp mide ameliyatı sonrasında midenin kalan kısmı irice bir muza benzediğinden buna tüp mide denilmektedir.
İçindekiler
Laparoskopik Tüp Mide Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Tüp mide ameliyatında laparoskopik cerrahi yöntemin tercih edilmesinin ana nedeni; hastada büyük bir kesi yapılmadığı ve bağırsaklarla fazla oynanmadığı için işlem sonrası vücut fonksiyonlarının çok kısa sürede normale dönmesi ve en önemlisi de açık yöntemlere göre hastaların çok daha az ağrı duymaları ve daha az ağrı kesici ilaçlara gereksinim duymalarıdır. Hastaların ameliyattan bir süre sonra hiçbir ize rastlamayacakları derecede küçük delikler açılarak bu işlem yapılır. Laparoskopik tüp mide ameliyatı yapılırken hastanın karnına birkaç delik açılarak bu deliklerden içeri trokar ismi verilen aletler sokulur. Trokarların bir tanesinin içinden görüntüleme yapabilmek için kamera, diğerlerindende işlemi yapabilmek için gerekli olan aletler sokulmaktadır. Karın içerisinde rahat çalışabilmek ve görüntü elde edebilmek için ilk önce karın içine karbondioksit gazı verilerek şişirilir.
Laparoskopik tüp mide ameliyatını yapan doktorun gördüğü görüntüleri o an ameliyathanede bulunan tüm yardımcı personelde gördüğü için süreç daha hızlı bir şekilde ilerler. Ameliyatın genel anestezi altında ortalama 1 – 1,5 saat sürdüğü görülmektedir. Bu sürenin hastanın genel durumu, önceden geçirmiş olduğu operasyonlar ve müdahale sırasında karşılaşılabilecek komplikasyonlara göre değişiklik gösterebileceği unutulmamalıdır.
Laparoskopik Tüp Mide Ameliyatı Avantajları Nelerdir?
Bu yöntemin tercih edilmesinde ki en önemli avantaj sindirim sisteminin doğal yapısının ve gıdaların geçiş trafiğinin değiştirilmemesi ve korunmasıdır. Bu sayede vitamin ve mineral eksikliğine daha az rastlanmaktadır. Bir diğer avantaj ise; burada bir by-pass olmadığı için gıdaların doğal yoldan ilerlemesinden dolayı, özellikle şekerli gıdaların ince bağırsağa ani geçişine bağlı Dumping sendromunun ortaya çıkmaması olarak ifade edilir. Bu yöntemle midede daha az reflü şikâyeti yaşanır ve ayrıca kelepçe gibi vücuda zararı olabilecek yabancı bir cismin yerleştirilmesine gerek olmaması da ayrıca avantaj sağlar.
Laparoskopik Tüp Mide Ameliyatı Kimler için Uygundur?
Bu yöntemin uygulanabilirliğine olanak sağlayan yaş aralığı 16-79 arasıdır. Kişilerin Dünya Obezite ve Metabolizma Cerrahisi Derneği’nin açıkladığı ameliyat sınırı kilo aralığında bir kilodaysanız ve bu kilonun getirmiş olduğu ciddi rahatsızlıklar yaşanıyorsa laparoskopik tüp mide ameliyatı sizin için uygundur diyebiliriz. Obezite ile birlikte görülen, vitamin ve mineral eksiklikleri, bypass sonrasında sorun oluşturma ihtimali olan rahatsızlıklar, chron hastalığı gibi hastalıklar mevcutsa veya daha önceden geçirilmiş önemli karın bölgesi ameliyatları varsa, uzun ameliyatlara dayanamayacak kalp ve ya akciğer sorunları mevcutsa bu hastalara kesinlikle Laparoskopik tüp mide ameliyatı uygun görülmemektedir.
Laparoskopik Tüp Mide Ameliyatı Kimler için Uygun Değildir?
Bazı durumlarda hastalar için laparoskopik tüp mide ameliyatının uygun olmadığı düşünülmektedir. Bunlar; Tip 2 diyabet hastalığı olanlar, BMI değerinin 50 veya üzerinde olduğu durumlar ile ileri derecede reflü şikâyeti olan hastalardır. Zira yapılan laparoskopik tüp mide ameliyatı sonrasında bu hastalarda reflü şikâyetlerinin daha da artabileceği göz önünde bulundurularak bu tür bir operasyona karar vermeden önce hasta öyküsü iyi değerlendirilmelidir. Ayrıca obezite sınıflandırmasında Süper morbid obez grubuna giren bir hasta ile karşı karşılaşıldığında ilk olarak hastanın belli bir oranda zayıflatılması sağlanmalı ve ameliyata uygun hale getirildikten sonra ameliyat edilmelidir.
Laparoskopik Tüp Mide Ameliyatının riski var mıdır?
Laparoskopik tüp mide ameliyatında kullanılan stapler denilen otomatik dikiş ve kesi yapan aletlerle midede yapılan kesi yerinden iyi kontrol edilmediği takdirde ameliyat sonrası erken dönemde kanamalar, ağızdan gıda verilmeye başlanıldığında da kaçaklar olabilmektedir. Ancak bu %0,1 ile 0,5 gibi çok düşük oranlarda görülmektedir. Ayrıca açılan kesiklerden de çok düşük bir oranda kanama olabilme riski bulunur.
Obezite hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak isterseniz eğer ki; İlgili linke tıklayabilirsiniz.
İlgili link: https://www.drmustafasener.com/obezite
Yorum Yap
İletişim Bilgileriniz Hiçbir Şekilde Paylaşılmayacaktır. * lı Alanları Doldurmak Zorunludur.